|
|
Salatalar |
|
Somuncu
Türkçe Admin
Kayıt: 25.05.2007
Mesajlar: 5856 Şehir: Ankara |
Kısa URL: https://ml.md/lc172250
Gönderme Tarihi: 24.May.2023
157 defa indirildi / yazdırıldı
|
Asırlık Tariflerle Türk Mutfağı
Türk mutfağında tazelik öğesi, sofrada aranan önemli bir unsurdur. Taze otlar, yeşillikler, turp, salatalık, marul, taze soğan, hep sofrada yemeklerin yanında eşlikçi olarak yerini alır.
Yeşilliklerin getirdiği taze ferahlık, yemeklerin daha rahat yenmesini sağlar, bir anlamda damağı tazeler, iştahı artırır.
Osmanlı döneminden beri kayıtlara geçmiş salata tarifleri bulunmaktadır. Bu salatalar, sadece sofraya taze bir tat vermekle kalmaz, görsel bir zenginlik de katardı. Marul salatasına erguvan yaprağı, gül yaprakları gibi yenilebilir çiçeklerin konması, salataya hem görsel hem de tat açısından zarif bir dokunuş sağlardı.
İstanbul gibi büyük kentlere yiyecek tedariki hem Bizans hem de Osmanlı dönemlerinde imparatorluğun her bölgesinden yapılıyordu. Her yiyeceğin en iyisi, uzak diyarlarda bile olsa getirtiliyordu. Ancak taze yeşillikler ve salata malzemeleri uzun yola dayanmadığı için kent içindeki bahçelerden temin edilmek zorundaydı. Bu yüzden İstanbul’da kent bostanları çok gelişmişti. Çabuk bozulabilecek, uzun yola dayanamayacak ve çok taze tüketilmesi gereken salata malzemeleri bu bostanlardan temin edilirdi. Bostanların adı ile ünlenen Yedikule marulu, Çengelköy salatalığı gibi lezzetler, sözü edilen kent içi yiyecek tedarik sisteminin ürünüdür. Sadece İstanbul’da değil, Anadolu coğrafyasında da sofralarda yaz mevsiminde yeşil salatalar, taze ve aromatik otlar, kış mevsiminde ise turşular yer alırdı.
Türk mutfağında salatalar sadece yeşilliklerden oluşmaz. Yoğurt ile hazırlanan cacık ve yoğurtlu semizotu gibi yiyecekler de salata türünden sayılır. Benzer şekilde haşlanmış bakliyat ya da pişmiş sebzeler ile yapılan ve zeytinyağı ve sirke veya limonla servis yapılan salatalar da vardır. Örneğin közlenmiş patlıcandan patlıcan salatası, haşlanmış patatesten patates salatası veya piyazı gibi soğuk yemekler de salata kapsamına girer. Piyaz ailesini bu anlamda genişletmek mümkündür. Piyaz aslında Farsça soğan demek olup, bol soğanlı hazırlanan pek çok bakliyat salatası piyaz adını alır.
Eskiden salata ve yeşillikler, bugünkü gibi seralarda her mevsim yetişmezdi. Dolayısıyla bazı aylarda salata malzemelerini bulmak güçleşirdi.
|
Salatalar |
|
balin-a
Şef Aşçıbaşı
Kayıt: 24.08.2020
Mesajlar: 30 Şehir: Yenihisar Ankara |
Kısa URL: https://ml.md/lc152693
Gönderme Tarihi: 31.Ağu.2020
313 defa indirildi / yazdırıldı
|
Milli Eğitim Bakanlığı
Aile ve Tüketici Hizmetleri
Ankara 2011
Salatalar; besin değeri yüksek, görünüş ve lezzet yönünden sofraları süsleyen önemli besin maddelerindendir. İştah açıcı olmaları, vitamin ve mineral yönünden zengin kaynaklı olmaları bakımından sağlıklı ve dengeli beslenme açısından da önemlidir. Sofralarımızın vazgeçilmezi sebze salatalarının yanında et salataları da günümüzde sofralarımızı süsleyen önemli gıdalar özelliğini almıştır. Et salataları B grubu vitaminleri ve protein yönünden zengindir.
|
Salatalar |
|
abbas
Şef Aşçıbaşı
Kayıt: 07.01.2012
Mesajlar: 105 Şehir: Hatay |
Kısa URL: https://ml.md/lc98714
Gönderme Tarihi: 03.Haz.2014
1,517 defa indirildi / yazdırıldı
|
Milli Eğitim Bakanlığı
Mesleki Eğitim ve Öğretim Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi
Ankara 2006
Salatalar yılın her mevsiminde aranan ve tercih edilen bir yiyecek türüdür. Fakat özellikle sıcak yemeklere alternatif olarak verildikleri yaz mevsiminde çok tercih edilirler.
Çok çabuk ve kolay hazırlanabildikleri gibi çok da özenle hazırlanırlar. Salatanın asıl hazırlığı ve süslenmesi servisten hemen önce yapılması gerekir.
Salata sözcüğü esas olarak bitkileri pişirilmeden yenilebilen yeşil yapraklarına ve gövdesine verilen bir isimdir. Ancak günümüzde salata teriminin anlamı çok geniştir. İçinde kırmızı et, kümes hayvanları eti, balık, meyve, sebze, tahıl ve tahıl ürünleri gibi tek başına ya da başka yiyecek ilaveleriyle bir kombinasyon olarak servis edilen herhangi bir soğuk yemeğe de salata denilmektedir.
Salatalar genel olarak iki grupta incelenirler.
Basit salatalar (simple salads-salades simples)
Düzenlenmiş salatalar (composed salads-salades composé)
Karışık salatalar da, kullanılan malzeme ve soslarına göre de gruplandırılırlar.
Basit salatalar daima, esas yemeklere, özellikle, kızarmış roti etlere eşlik eder. Sofraya tazelik ve güzellik kazandırır.
|
SALATALAR |
|
im
Şef Aşçıbaşı
Kayıt: 20.08.2012
Mesajlar: 1159 Şehir: Balgat |
Kısa URL: https://ml.md/lc85106
Gönderme Tarihi: 30.Arl.2012
1,653 defa indirildi / yazdırıldı
|
Salatalar genellikle çiğ olarak hazırlandıkları için bol vitaminlidirler. Üstelik likit ve az yağla hazırlandıkları için de istenildiği kadar yenilebilirler.
Salatalar çoğu zaman, ana yemeklerle beraber servis yapılırlar ve ordövr yerine geçen birçok cinsleri vardır. Soğuk etler mutlaka salata ile servis yapılmalıdır. Sossuz olarak hazırlanan fırın çevirmelerine, ızgara etlere ve ızgara balıklara, bütün kuzu dolmalarına, salataların vereceği ahenk ve lezzeti hiçbir sebze veremez.
|
Salatalar |
|
bereket dede
Şef Aşçıbaşı
Kayıt: 13.12.2010
Mesajlar: 32 Şehir: Kastamonu |
Kısa URL: https://ml.md/lc58653
Gönderme Tarihi: 18.Arl.2010
2,011 defa indirildi / yazdırıldı
|
Salata renk, görünüş lezzet ve besin değeri dolayisiyle sofralarımızı süsleyen temel gıdalardan biridir. Sofralarda salatanın bulunması hem iştahı açar hem de vücudun vitamin ve madensel madde ihtiyacını tamamlar. Çiğ sebzeler taşıdıkları vitamin ve madensel maddeler bakımından çok önemli besin maddeleridir. Bu bakımdan sofralarda çiğ sebzelerle hazırlanan bir salatanın bulunması çok önemlidir. Sofralarda salata yemeyi alışkanlık haline getiren kimselere ilâç olarak vitamin vermeğe lüzum yoktur. İyi hazırlanmış bir salata hastalıklara karşı koruyucu bir besindir.
Salatalar 4 şekilde hazırlanırlar;
a) Çiğ sebze ve yapraklardan: Çiğ sebze ve yapraklardan hazırlanan salataların görünüşlerinin, canlı ve renkli olması dolayisiyle iştah açıcı ve renkleri dolayisiyle de sofraların süsleridir. Besin değerleri de vücut için çok önemlidir. Hazırlanmasında sebzelerin iri iri doğranması lâzımdır (Vitamin kaybını önlemek için.) Bu tip salatalar hemen yemeğe yakın zamanda yapılmalıdır. Hava teması da vitamin kaybına sebeb olur. Sos olarak üzerlerine limon ve zeytinyağı karışımı dökülmelidir. Bu sos sebzelerdeki C vitaminin harap olmasını önler. Hem de diğer sebzelerdeki A vitaminin (Provitaminin) vucuda yarayışlı hale gelmesinde mühim rol oynar.
b) Haşlanmış sebzelerden: Karnabahar, lahana, kereviz, patates gibi yaş sebzeler, fasulye, mercimek, nohut gibi kuru sebzeler, haşlanarak çeşitli salatalar yapılır. Bu salataların hazırlanmasında en çok dikkat edilecek husus çok az suyla başlamalıdır. Bu salatalara limonlu, sirkeli soslar dökülebildiği gibi limon yerine turunç, ekşi portakaldan hazırlanmış soslar da konabilir.
c) Çeşitli etlerden.
d) Çeşitli meyvelerden.
SALATA SÜSLEMEDE KULLANILAN MALZEMELER:
Salataları süslemek, ince bir zevkin eseridir. Salataları süsleme ve renklendirmede en çok aşağıdaki malzemeler kullanılır.
Siyah veya yeşil zeytin, Haşlanmış yumurta, pancar, havuç, turp, maydanoz, nane dalları, şekilli kesilmiş limon dilimleri, domates, salatalık v.s. gibi çiğ sebzeler.
|
Salata |
|
Cankat
Şef Aşçıbaşı
Kayıt: 04.04.2009
Mesajlar: 725 Şehir: İzmir |
Kısa URL: https://ml.md/lc53192
Gönderme Tarihi: 02.Tem.2010
1,930 defa indirildi / yazdırıldı
|
THY Skylife
İnsanların ilk çağlarda henüz gıdalarını pişirmeyi öğrenmeden önce, doğada hazır bulunan yenebilecek her gıdayı doğrudan tüketmesi belki de salatanın ilk alt yapısını oluşturan bir beslenme şekliydi. Belki adına ‘salata’ denmiyordu fakat içerik olarak yiyecek tüketim modeli salata yöntemi ile aynıdır. Zira salata doğanın insanlara doğrudan hazırladığı ilk menüdür.
Dünyanın her yerinde salataya malzeme olacak mutlaka bölgesel gıda çeşitleri bulunmaktadır. Bu nedenle salata çeşitlerinin sayısı ve türleri insanlar var oldukça gelişecek ve artacaktır. Gelişen beslenme akımlarına bir göz attığımızda insanların eğilimi artık, ilk atalarının beslenme tarzına doğru yönelmektedir. Zira salatalar günümüzde sadece ‘kenar yemek’ anlamında değil aynı zamanda ‘ana yemek’ olarak tercih edilmektedir.
|
Salatalar |
|
hasat
Şef Aşçıbaşı
Kayıt: 28.07.2009
Mesajlar: 41 Şehir: Antakya |
Kısa URL: https://ml.md/lc49445
Gönderme Tarihi: 28.Mar.2010
1,940 defa indirildi / yazdırıldı
|
Eski çağlarda salataya "gençlik pınarı" derlermiş. Bizler ona böyle adlar vermesek de, değerinin fazlasıyla farkındayız. Doyurucu, sağlıklı, pratik, estetik olmasının yanı sıra, masamızı rengarenk, ışıl ışıl dolduran salatalar, hangimizin iştahını kabartmaz ki... Dünya mutfaklarının en vazgeçilmezi olan salatalar bize, zeytinyağı ve sirkeyle soslandırılmış marul yapraklarından başlayarak, tavuk, balık, tahıl, kuru sebze, hamur işleri, meyve, hatta çerezle tatlandırılmış çeşitlerine kadar geniş bir lezzet yelpazesi sunar. Salatanın bu çeşnileri ve sosları da, bölgenin tarımsal özelliklerine göre değişir.
|
SALATALAR |
|
tosunum
Şef Aşçıbaşı
Kayıt: 15.01.2010
Mesajlar: 36 Şehir: Balıkesir |
Kısa URL: https://ml.md/lc46206
Gönderme Tarihi: 16.Oca.2010
1,922 defa indirildi / yazdırıldı
|
Salata: İştah açmak üzere yemek esnasında yenen tuzlu ve ekşili yiyecektir. Veya salata yapmaya yarayan marula benzer ve ondan küçük kıvırcık yapraklı yeşilliklerin tamamı. Bu ve benzerlerinin tuz, sirke, limon, zeytinyağı ve haşlanarak terbiye edilmiş olanlarıdır.
Salata yemekle beraber yenilen iştah açıcı yiyeceklerdir. Halen yurdumuzun birçok yerlerinde salatalar yemeklerden hatta çorbalardan da önce yenir ki, bu da, iştahı açar ve mideyi hazmetmek için konsantre hale sokar.
Çiğ yenen meyve ve sebzeler metal tuzları ve vitamin bakımından zengin besinlerdir. Şekerli olduklarından ısı ve hararet verirler. Çiğ yenen bu besinler görünüşleri, tatları, fazla sulu olmaları ile iştah açıcıdırlar.
Sebzeler bekletilecek ise yıkandıktan sonra kökleri su içinde kalacak şekilde bir kaba konulursa, bozulmadan uzun zaman muhafaza edilirler. Sebzeler salata olarak hemen yenecek ise salata yapılarak sofraya getirilir. Salata yapılırken sebzelerin iri doğranmasına dikkat edilmelidir. Çünkü iri doğranan sebzelerin beslenme değeri, küçük olarak doğranan sebzelerden fazladır.
Salata; soframızı süsleyen, sürekli aranan lezzetli ve besin değeri bakımından kıymetli olan bir yiyecektir.
Salata; hazırlayan insanın zevklerini yansıtır. Salatalar içine konan malzemelere göre isim alırlar. Bazı malzemeler haşlanır. Bazıları da çiğ pişmemiş olarak kullanılır.
Karnabahar gibi sebzeler salata yapılırken haşlanılarak kullanılır. Haşlanırken az suda haşlanır.
Çiğden hazırlanan salataları hazırlarken ise sebzeleri bol suyla iyice yıkanır. Çünkü vitamin değeri bakımından çiğ sebze salatalarının özel bir yeri vardır. Ayrıca salatalar yenmesine yakın bir zamanda hazırlanmalıdır. Hazırlanıp da bekletilen salatalarda vitamin kaybı olur. Çok beklerse vitamini hiç kalmaz.
|
Salata |
|
patent
Aşçıbaşı
Kayıt: 05.12.2009
Mesajlar: 21 Şehir: Ankara |
Kısa URL: https://ml.md/lc44259
Gönderme Tarihi: 05.Arl.2009
2,399 defa indirildi / yazdırıldı
|
İştah açmak için yemeklerin yanında sofraya getirilen, soğuk olarak yenilen salatalar, sağlığınız için çok yararlıdır. Yazın sıcak günlerinde çeşitli bitkilerle hazırlanmış bir salata, hem doyurucu hem besleyici olur. Göze hoş, damağa hoş gelen bu yemek türünün yüzlerce çeşidi yapılabilir. Salata yapmak, şiir yazmak gibidir. Elinizin altındaki gıda maddelerinin rengini, tadını, görünümünü istediğiniz nisbet ve biçimde karıştırarak bir güzellik sunmak sizin elinizdedir. Peynirin her çeşidini, yeşilin türlüsünü, domatesin, turpun, lahananın kırmızısını, biberin acısını, sirkenin, limonun ekşisini karıştırıp, üzerine muhakkak saf zeytinyağını dökmek salatanın ilk şartıdır.
Başlıca Salata Çeşitleri;
Havyar salatası
Kuşkonmaz salatası
Patlıcan salatası
Marul ve yeşil salatalar
Patates salatası
Zeytin salatası
Sardalya salatası
Lâkerda
Çiroz salatası
Turp salatası
Cacık
Hindiba salatası
Hıyar salatası
Karnabahar salatası
Sığır dili salatası
|
Salatalar |
|
Cankat
Şef Aşçıbaşı
Kayıt: 04.04.2009
Mesajlar: 725 Şehir: İzmir |
Kısa URL: https://ml.md/lc35386
Gönderme Tarihi: 13.Nis.2009
2,117 defa indirildi / yazdırıldı
|
THY Skylife
Hemen her kültürün mutfağında farklı şekillerde yer bulan salata, sağlıklı beslenenlerin bir numaralı tercihi...
Fransızlar, ana yemekten sonra tercih ederler onu. Damaklarını bir an önce peynir tadına hazırlamak için... Türkler ve İtalyanlar, ana yemekle; özellikle balıkla beraber tüketir bu vitamin deposunu... Amerikalılar ve İngilizler ise sofraya oturur oturmaz yerler; iştah duyularını harekete geçirmek için. Evet, tüketilme şekli farklı da olsa, dünyanın hemen her sofrasında yer bulan 'salata'dan bahsediyoruz. Gastronomi dünyasında ne yazık ki hak ettiği yeri bulamayan salata, Latince'de tuz anlamına gelen 'sal' kelimesinden türemiş. 'Tuzlanmış şeyler', 'çiğ sebzelerin zeytinyağı, sirke ve tuz ile hazırlanıp yenilmesi' anlamını taşır. Salatayla ilgili verilerin çoğunu da Roma İmparatorluğu döneminden kalan belgeler ile Fransız ve İngiliz kaynaklarından elde ediyoruz. Bundan dolayı bu bilgiler, bize salatanın Avrupa'daki geçmişini aktarıyor.
Oysa salatanın geçmişi, belki de insanlık tarihi kadar eski. Zira ilk insanlar ateşi ve pişirmeyi icat edinceye kadar beslenme ihtiyaçlarını karşılamak için sebze, yeşillik, meyve ve yemiş gibi gıdaları tükettiler. Bir bakıma insanların ilk keşfettikleri beslenme tarzının aslında salatanın alt yapısını oluşturduğunu söyleyebiliriz.
NAR EKŞİSİNDEN MEYVEYE
Bereketli topraklarıyla tarih boyunca çeşitli uygarlıkların gözdesi olan Anadolu'da da salatanın ayrı bir yeri var. Anadolu'daki taze yeşilliklerden bakliyata kadar çeşitli besin maddelerinden ortaya konan bu lezzetler, kimi zaman salata adıyla anılmazlar. Güneydoğu mutfağında salata, bazen sadece taze maydanoz ve naneden ibaret olabilir... Kimi zaman da, Urfa narından yapılmış nar ekşisi ile ustaca kıyılmış bol yeşilliklerin karışımıyla yemeklere eşlik eder salata. Akdeniz mutfağımızda ise salatalarda tahin ve narenciyenin hem kendisi, hem de suyu kullanılır...
Koruk suyu ve zeytinyağı da Ege sofralarında salatanın başrol oyuncularıdır. Salatalar, Osmanlı Mutfağı'nın 1844'te basılan ilk yemek kitabı Melce'üt Tabbâh'in'de (Aşçıların Sığınağı) yer alır. Osmanlı kültüründe ayrı bir yere sahip olan, Boğaziçi'nin süsü erguvanın bu kitaptaki 'Yeşil Salata' tarifinde bulunması, Osmanlı mutfağının salataya bakış açısını yeteri kadar izah ediyor sanırım...
ÖNCE ZEYTİNYAĞI
İyi bir salatanın ortaya çıkması için dört kişiye ihtiyaç var... Cömert olanın zeytinyağını, adaletli olanın sirkeyi, cimri olanın tuzu eklemesi gerekir. Ve sabırlı olanın da salatayı karıştırması... Şimdi gelelim salata yapımındaki püf noktalara. Lezzetli bir salata elde etmek istiyorsanız, yıkanan malzemeleri iyice kurutmanız gerekir. Çünkü salata malzemesinin üzerindeki su, hazırlanan sosun tadını azaltır.
Bir başka önemli püf noktası ise malzemelerin önce zeytinyağı ile tanışması gerektiği... Malzemelerin yüzeyi zeytinyağıyla kaplandıktan sonra da karışıma sirke, limon ve tuz ilave edilmeli. Tabii hazırladığınız salatanın lezzetine lezzet katacak en önemli şey, salatayı bulunduğunuz mevsimin malzemeleriyle yapıp yapmadığınızla yakından alakalı... Şimdi, birbirinden lezzetli salata tarifleriyle sizleri baş başa bırakmanın zamanı...
|
|
Salatalar Tarifleri Diğer Konular
|
|