|
|
Mutfağın Vazgeçilmezi Patlıcan |
 |
Cankat
Şef Aşçıbaşı

Kayıt: 04.04.2009
Mesajlar: 725 Şehir: İzmir |
Kısa URL: https://ml.md/lc89014
Gönderme Tarihi: 07.May.2013
1,619 defa indirildi / yazdırıldı
|
Anadolujet Magazin
Türk mutfağının bilhassa yaz aylarında tartışmasız kraliçesi olan patlıcan, turşusu ve reçeli dâhil, bilinen iki yüzden fazla tarifi ile Anadolunun yöresel mutfaklarında yerini alıyor.
Güney Asya kökenli olan patlıcanın evcilleştirildiği coğrafyanın, Hint Yarımadası olduğu kabul ediliyor. Patlıcan ismi de Sanskritçe Vatinganahtan geliyor. Antik Roma ve Yunan kayıtlarında izine rastlanmaması bu bitkinin Araplar tarafından 10. yüzyıldan sonra batıya ulaştırıldığını düşündürüyor. Bizansta melitzania adı ile bilinen bu bitki, İran mutfağının etkisi ile önce Selçuklular daha sonra Osmanlılar tarafından benimseniyor. Farsça badingan Arapçada isebadincan olarak adlandırılan bu sebze, dilimizde patlıcan adıyla yer alıyor.
Patlıcanın belki de en yaygın kullanıldığı yöresel mutfağımız şüphesiz Gazianteptir. Yaz aylarında neredeyse her kebaba eşlik eden közlenmiş patlıcandan yapılan Ali Nazikin Yavuz Sultan Selimin 16. yüzyılda Antepte karşılanması sırasında kendisine ikram edildiği ve ismini de bizzat padişahın koyduğu iddia edilir.
Patlıcansız bir Türk mutfağını hayal etmek bile zordur.

|
Patlıcan |
 |
Çetin Ceviz
Şef Aşçıbaşı

Kayıt: 26.05.2005
Mesajlar: 1923 Şehir: Ankara |
Kısa URL: https://ml.md/lc183961
Gönderme Tarihi: 19.Tem.2025
20 defa indirildi / yazdırıldı
|
Patlıcan, patates ve domatesin akrabası olmakla birlikte onlar gibi dünyaya Amerika kıtasından değil Hindistan’dan yayılmıştır.
Patlıcanın Avrupa’ya yayılması ise Araplar’ın 7. yüzyıldan itibaren yaptıkları fetihlerle olmuştur.
Bu fetihlerle Akdeniz havzasına ve İspanya’ya kadar uzanan Araplar Hint ve Pers kültüründen aldıkları ve aralarında patlıcanın da bulunduğu yemekleri Avrupa mutfaklarına taşımışlardır.
Orijinal adı Hint kökenli "Vatin - ganah" olan sebze, Arapça "Badincan", Fasça "Patengan" olarak adlandırılıyor.
Patlıcanın birçok mutfak kültüründe kendisine özel yer edinmesinde, hem ana yemek malzemesi hem ek malzeme olarak kullanılabilmesi, ayrıca ucuz olması etkili olmuştur.
Ayrıca patlıcanın vitamin ve besin değeri birçok sebzeden düşük olmasına rağmen eşsiz lezzeti sayesinde çok sevilen ve aranan sebzeler arasında yer alır.
Osmanlı Saray mutfağında baş tacı edilen ve sayısız yemeği yapılan patlıcan Akdeniz ve Uzakdoğu ülkelerinde de çok seviliyor.
Mutfağımızda patlıcanın yerini ve patlıcan sevgisini "Hünkarbeğendi", "İmambayıldı", "Alinazik", "Sandal sefası" gibi patlıcanla hazırlanan yemek isimlerine bakarak da görmek mümkün.
Ülkemizde en çok yetiştirilen ve kullanılan patlıcan türleri; ince uzun parlak ve siyahımsı mor renkteki “İstanbul kemer patlıcanı” orta boy koyu mor uç tarafı sap tarafına göre daha dolgun “İzmir Halkapınar patlıcanı” ve oval biçimli, çekirdeği az koyu mor renkli iri “bostan patlıcanı”dır. Bostan patlıcanı Bursa’da "Tophane" İzmir’de "Topan" patlıcan olarak adlandırılır. Ayrıca son dönemde, minyatür boyda ve beyaz renkli patlıcanlara da rastlar olduk.

|
|
Patlıcan Tarifleri Diğer Konular
|
|